Temel ATA & Saim KAYA MUHABBETİ
Haydi, kalem kuşanıp, iki kelam söyleyip
Yeni yılda bir kaç söz, yazalım mı dersin
Sayfalarda yol alıp, dosta selâm eyleyip
Caninin mezarını, kazalım mı, ne dersin
Temel ATA
Kalem kurşun olmalı, kusurları siline
Geçmiş sırlarımızı çözelim mi ne dersin
Yoksa "dokunma kalsın" ne gerek var biline
Üstünü tükenmezle çizelim mi ne dersin
Saim KAYA
Kem sözü terk edelim sevgiyle yol alarak
Felekte bir gün varmış, onu da biz çalarak
İki günlük dünyada, mutlu, mesut kalarak
Saadet deryasında yüzelim mi, ne dersin
Temel ATA
Bir dokun bin ah işit, takı kalbinden inler
Seven kalpten severse, o kalbi kulak dinler
Muhabbet ne bilmezler, varsın kavga desinler
Dost güldürüp düşmanı, üzelim mi ne dersin
Sam KAYA
Feryat figan her yerde, canımı çok yakıyor
Düşman ensede değil, gözüm hor bakıyor
İslam coğrafyasında sel olmuş kan akıyor
Meseleyi kökünden çözelim m; i ne dersin
Temel ATA
Bizdeki birlik benzer, başaktaki denlere
Çizgim ihlal olursa, bakmayız nedenlere
Kurbanlık kuzu sanıp, su-i zan edenlere
Bir bozkurt heybetiyle, kızalım mı ne dersin
Saim KAYA
Gönlüm arzu eder ki, dünyada barış olsun
Sevgide, muhabbette, saygıda yarış olsun
Hakkın hâkim olduğu, mekâna varış olsun
O/nur yurduna varıp, gezelim mi, ne dersin
Temel ATA
Sabrımız sınayanlar, çınara tekme atar
İntiharı kendinden, düşer dibinde yatar
Gelmiş benim evimde, bana efelik satar
Bir Malazgirt ruhuyla, tozalım mı ne dersin
Saim KAYA
Gönlüm arzu eder ki, dünyada barış olsun
Sevgide, muhabbette, saygıda yarış olsun
Hakkın hâkim olduğu, mekâna varış olsun
O/nur yurduna varıp, gezelim mi, ne dersin
Temel ATA
Gezelim be kardeşim, gezelim dünya görsün
Barışa hasret yurtlar, kendine örnek dersin
Zulme esir Uygura, Allah kolaylık versin,
Yeniden bir Çin Seddi çizelim mi ne dersin
Saim KAYA
Ata-i'm uygun görmez böyle çarpık düzeni
Dağlarda çakal olmuş, top tüfekle gezeni
Zulme destek vererek, har gün halkı üzeni
Kör hançer ile kesip yüzelim mi, ne dersin
Temel ATA
Başından büyük işe, girmek bir arz(!)olursa
Herkeste soğan kıyma, farklı bir tarz olursa
Had bilmeze haddini, bildirmek farz olursa
Yeniden bir hizaya, dizelim mi ne dersin
Saim KAYA