Gayrimenkul alımı sırasında atlanmaması gereken önemli adımlardan biri de tapu sahibi olmaktır. Tapu genellikle bireyler arasında paylaşılırken, bazı durumlarda birden fazla kişi ortak tapu sahibi olabilir. Ortak tapu, genellikle bir grup kişinin bir gayrimenkulu satın alması veya miras yoluyla elde etmesi durumunda ortaya çıkan bir durumdur.
Akrabalık, evlilik veya kardeşlik gibi spesifik ilişki şartları ortak tapu almak için gerekli değildir. Ortak tapu alındığında, her bir ortak, anlaştıkları oranda mülkiyet hakkına sahip olur. Her ortak, kendi hissesi üzerinde tasarrufta bulunma, kiraya verme ve hatta haciz gibi haklara sahiptir. Bu işlemler için diğer ortağın onayına ihtiyaç duyulmaz.
Ortak Tapu Nasıl Alınır?
Ortak tapu alımında, hissedarların ön alım hakkı bulunmaktadır. Bir hissedar payını satmak istediğinde, diğer ortaklar bu payı satın almak isterse, ön alım hakkı devreye girer. Bu durumda, mevcut ortaklık sona erer. Ortak tapu sahipleri, aynı zamanda ortak tapu üzerine kredi alabilirler. Bu amaçla her ortak, kendi hesabını hızlıca açabilir.
Ancak, olumsuz durumlarda paydaşlar birbirlerinin borçlarından sorumlu olabilirler. Bankalar, her bir ortak için ayrı ayrı değerlendirme yapar. İki veya daha fazla ortak varsa ve akrabalık ilişkisi yoksa, kredi verilmesi zorlaşabilir. Eğer ortak tapu üzerinden bir eş kredi kullanmak isterse, tapunun yarısının satış olarak gösterilmesi gerekebilir. Başvuru yaparken bu detaylara dikkat edilmesi önemlidir.
Ortak Tapu Özellikleri Nelerdir?
Ortak tapu almak için kişinin uygunluk şartlarını taşıması gerekmektedir. Gelir durumu yeterliyse ve bankalarla herhangi bir problem yaşanmıyorsa, ortak tapu rahatlıkla alınabilir. Akrabalık şartının aranmadığı ortak tapuda, akrabanız olmayan kişilerle de işlem yapabilirsiniz. Bu süreçte bankalar, hissedarlar için ayrı ayrı kredi açarlar ve bireyler birbirlerinin borçlarından sorumludur.
Ortak Tapu Yönetimi Nasıl Gerçekleşir?
Ortak tapu yönetimi, paydaşlar arasında oybirliğiyle belirlenen kurallara ve bunların tapu siciline şerh edilebilmesine dayanır. Ancak, böyle bir karar alınmadığında çeşitli durumlar ortaya çıkabilir.
Olağan Yönetim İşleri: Onarımlar, emlak vergisi ve tarla sulama gibi olağan yönetim işlerini pay sahipleri tek başına yapabilir ve bu masrafları diğer pay sahiplerinden talep edebilirler.
Olağanüstü Yönetim İşleri: Önemli kararlar, pay sahipleri tarafından oybirliğiyle alınmalıdır. Örneğin, gayrimenkulün değiştirilmesi veya tüm payların ipotek edilmesi gibi durumlar, bütün maliklerin oy birliğini gerektirir.
Paydaşlar arasında alınan kararlar, her pay sahibi için bağlayıcıdır ve kullanım ve yararlanma konusunda anlaşmazlıklar ortaya çıkarsa mahkemeye başvurulabilir. Hakim, gayrimenkulün kullanımına ilişkin bir düzenleme yapabilir ve kullanım süresi içinde kimin gayrimenkulü nasıl kullanacağına karar verebilir.